Ramazan Bayramı için beslenme ipuçları

Bayram sabahı protein, karbonhidrat ve sağlıklı yağ dengesini içeren besleyici bir kahvaltıyla güne başlanılmalıdır. Yumurta, peynir gibi protein içeriği yüksek, tam buğday ekmeği, yulaf gibi karbonhidrat kaynaklarıyla beraber dengeli bir kahvaltıyla güne başlamak gün içerisinde diğer öğünlerde aşırıya kaçma isteklerini azaltacak ve güne zinde başlamaya yardımcı olacaktır. Öğlen ve akşam yemeklerinde ise yine tüm makro...

Ramazan Bayramı için beslenme ipuçları

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bayram sabahı protein, karbonhidrat ve sağlıklı yağ dengesini içeren besleyici bir kahvaltıyla güne başlanılmalıdır. Yumurta, peynir gibi protein içeriği yüksek, tam buğday ekmeği, yulaf gibi karbonhidrat kaynaklarıyla beraber dengeli bir kahvaltıyla güne başlamak gün içerisinde diğer öğünlerde aşırıya kaçma isteklerini azaltacak ve güne zinde başlamaya yardımcı olacaktır.

Öğlen ve akşam yemeklerinde ise yine tüm makro besinlerin dengeli bir şekilde olduğu tabaklar oluşturulmalıdır. Sebzenin mutlaka olduğu, yağsız et, tavuk ya da balık gibi et ürünleriyle beraber oluşturulan sofralar hem lif hem protein açısından sağlıklı ve yeterli olacaktır. Yoğurt gibi süt ve süt ürünleri, liften zengin salatalar mutlaka öğünlerimize eklenmelidir. Bu gıdalar genel sağlığı ve refahı desteklemek için gerekli besinleri sağlarken aynı zamanda kendinizi tok ve enerjik hissetmenize yardımcı olur.

Bir aylık oruçtan sonra, kaybedilen sıvıları yenilemek ve bayram kutlamaları sırasında susuz kalmamak çok önemlidir. Gün boyunca 2,3- 3 litre su içmek ihmal edilmemelidir. Çay ve kahve tüketimi artıkça vücudun su ihtiyacı da artacaktır. Isınan havalarla da beraber bunu yerine koyabilmeyi unutmamalıyız.

Bayram yemeklerini hazırlarken kızartma yerine ızgara, fırınlama veya buharda pişirme gibi daha sağlıklı pişirme yöntemlerini tercih etmeliyiz. İlave katı ve sıvı yağların kullanımını sınırlayıp, fazla tuz veya şekere ihtiyaç duymadan daha fazla lezzet için yemekleri baharatlandırabilirsiniz.

Gelelim bayramların olmazsa olmazı tatlı meselesine.. Tabiki bu noktada yasaklarla ilerlemeden kontrollü şekilde olabilmek en büyük hedeflerimizden biri olmalıdır. Herhangi bir kronik rahatsızlık yoksa iki dilim baklavanın ya da sütlü tatlının bize zararı olmayacaktır. Önemli olan bunu rutin haline dönüştürmeden, porsiyon kontrolü yaparak ilerleyebilmektir. Anın tadını çıkarabilmek önemlidir. Suçluluk hissi olmadan ya da tam tersi “battı balık yan gider” diye düşünmeden ertesi gün biraz daha dengeleyerek çok rahat telafi edebiliriz. Açlık ve tokluk belirtilerinize dikkat etmeliyiz ve her lokmanın tadını dikkatlice çıkarmayı unutmamalıyız.

Sevdiklerinizle rahat bir yürüyüşe çıkarak veya açık havada aktivitelere katılarak bayram kutlamalarınıza fiziksel aktiviteyi dahil edebilmeliyiz. Fiziksel aktivite sadece fazla kalorilerin yakılmasına yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda genel sağlığı ve refahı da destekleyecektir.

Her şeyden önce Ramazan Bayramı kutlamalarında dengeyi sağlamaya çalışmalıyız. Bilinçli seçimler yaparak ve beslenmeye öncelik vererek, sağlık hedeflerimizi desteklerken şenliklerin tadını doyasıya çıkarabiliriz.

Ramazan Bayramınızı sevdiklerinizle birlikte kutlarken, bayramlarınızın neşe, şükran ve hem beden hem de ruh için besleyici yiyeceklerle dolu olmasını dilerim. Ramazan Bayramımız Mübarek olsun!

DİYETİSYEN GÜLİN ALTUN – EDİRNE ÖZEL EKOL HASTANESİ

Ramazan Bayramı için beslenme ipuçları

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.